
20 Ekim 2011 Perşembe
başka bir şehirde fütursuzca yürümek

5 Ekim 2011 Çarşamba
martin lopez
Opeth'in Heritage albümünü dinlerken Martin Lopezi andığımdan bahsetmiştim geçenki yazımda.
Opeth'in eski albümlerini dinledim ve akabinde kendisini tekrar anınca internetten birkaç videosuna bakayım dedim. Hoş gerçi bu videolar hep yayınladıkları dvd'den parçalar öyle özel bir şey yok yani.
Başlıkla alakasız olacak ama bir de son zamanlar pek beğenerek dinlediğim Ephrat grubunun davulla ilgili bir videosuna denk geldim. Yetenekli bir davulcu bu arkadaş da. Zaten kendisi asıl Blackfield grubunda çalıyor, bu albüm için Ephrat'da da çalmış.
Opeth'in eski albümlerini dinledim ve akabinde kendisini tekrar anınca internetten birkaç videosuna bakayım dedim. Hoş gerçi bu videolar hep yayınladıkları dvd'den parçalar öyle özel bir şey yok yani.
Deliverance outro (live)
Deliverance outro (orijinal)
Deliverance outro stüdyo;

Delivrance'den bir kesit;
By the pain i see in others'dan kesit;
Ghost of Perdition'dan kesit;
Closure (live)
Başlıkla alakasız olacak ama bir de son zamanlar pek beğenerek dinlediğim Ephrat grubunun davulla ilgili bir videosuna denk geldim. Yetenekli bir davulcu bu arkadaş da. Zaten kendisi asıl Blackfield grubunda çalıyor, bu albüm için Ephrat'da da çalmış.
Ephrat - Blocked bir kesit;
2 Ekim 2011 Pazar
human nature

Gülmekten karnım ağrılar girdi bazı sahnelerde. Fakat güldürürken düşündüren cinsten bir film. Mesaj yükü çok çok fazla. Her karesi göndermelerle dolu. İnsan doğası ve İnsan medeniyeti üzerine bu göndermeler. Filmin ana teması bu zaten. Film diyorum ama belgesel gibi bir havası da var aslında.
Hakkında çok şey yazmak istiyordum fakat finalindeki şaşırtıcı olayın altında yatan sebebi öğrenince yazacağım her şeyi unuttum adeta. Final sahnesi kafamı kurcaladı çünkü. Tüm bu simgesel ayrıntıların parçaları yanında, filmi başından sonuna bağlayarak garip bir bütünlük sağlayan bir olgu da varmış. Bu çok şaşırtıcı.
---Spoiler---
Final sahnesi; o çok şeker Fransız aksanıyla konuşan asistan ile bizim ormanda yaşayan kahramanımızın arabada birlikte olmasıyla sonlanıyor. Bu finalin anlamı “oedipus kompleksi” denen bir psikolojik olguya dayanıyormuş. Kahramanımızı ormandan tutup laboratuar ortamına getiren doktor ve asistanı ayrıca onunla ilgilenip, eğitmenliğini yapıyor. Kahramanımız orada kendisine medeniyet enjekte edilirken* bu ikiliyi anne baba olarak belliyormuş meğer. (laboratuarda, onun gözü önünde sevişmeleri de bir etkenmiş sanırım bunda) Filmin sonunda ise bu oedipus kompleksi sebebiyle babasını öldürüp onun yerine geçiyormuş. Şaştım kaldım yani.
Tam da kahramanımız doğaya dönüp, insanlığın doğası bu işte diye bize kabul ettirirken, final sahnesiyle insan doğasının farklı bir boyutunu göstererek harikulade bir şaşırtmaca yapmışlar meğer. Bunu yapınca da film sürecinde düşündüğüm onca şey bir anda farklı anlamlar kazanmış oluyor ki bu yüzden tekrar izlemem gerektiğini düşünüyorum.
*Tam anlamıyla enjekte ediliyor ki bu durum filmin en komik sahnelerini oluşturuyor.
Not: Filmi izlemenizi tavsiye edip etmeme konusunda çekincelerim var. İnternette hakkında pek fazla bir şey olmasa da kötü olduğunu söyleyenler yok değil. Başkalarını bilmem ama film bana çok şey ifade etti diyebilirim.
alaka kurulan:
charlie kaufman,
human nature,
insan doğası,
michel gondry,
sinema
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)