Bu film de tıpkı böyle şiir gibi bir simgesel anlatıma sahip. Film şunu şunu anlatıyor, yahut şunu şöyle bir olay örgüsüyle anlatmış diyemem. Şunu gösteriyor diyebilirim belki ancak, ama bunu da şöyle gösteriyor diyemem. Müthiş bir görsel anlatım var, birçok imge çok şiirsel bir şekilde gözler önüne seriliyor, zihne işliyor. Aslında hep zihinde var olan bir tür varoluş imgeleriyle dolu ve bunların her birisi müthiş bir kompozisyon biçiminde toparlanmış diyebilirim.
Dünyanın ilk oluşumundan insanlık serüvenine kadar kamera hep ışığa doğrultulmuş, bu özellikle dikkatimi çeken ve film boyunca görsel anlatımı manidar kılan bir detay benim için. İlk yaşam formu da aynı yönden doğup batan bu aynı güneşin altında yaşama başladı, sürdürdü ve bitirdi. Aynı gök kubbe altında tüm canlılar yaşam sistemini geliştirdi ve var oldu. Bir alg, bir balık, bir dinazor… Nihayetinde bir insan, bir aile.
İnsanın dünyaya geldiği anda, gözlerini açar açmaz gördüğü aile dünyası malum. Etrafında gördüğü annesi, babası, kardeşleri her biri bir aile düzeni ve ahengi içerisinde. Bu da bizim yaşam sistemimiz işte. Dahası hayatımız boyunca taşıdığımız bir dünya. İleride tekrar bir benzerini kurduğumuz ve yaşattığımız. İşte bunları yaratan imgeler filmde müthiş bir görsel tetikleme ile zihnimizde uyandırılıyor. Üzerine yazmak da manasız aslında. İzlemek ve ne halin varsa görmek lazım.
3 yorum:
Merhabalar;
Blogunuzu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım.
114. takipçiniz benim.
Bu arada çok hoş bir çekilişim var, muhakkak beklerim :)
Sevgiler
http://http://whiteglaze.blogspot.com/2013/08/beyaz-srn-buyuk-cekilisi.html
merhaba. aslında keşfetmeseydiniz de olurmuş hani, bir şey kaçırmamışsınız emin olun ki.
takipçim olmanız pek umurumda değil açıkçası ve çekilişinizle hiç ilgilenmiyorum.
halkın sesisin yeminlen. duygularıma tercüman. resmen nokta atışı.
Yorum Gönder