4 Kasım 2011 Cuma

hesher

Dün Hesher isminde bir film izledim. Burada paylaşmaya değecek, derin anlamlar barındıran, hakkında fazla yazılacak bir şeyi olan bir film değil. Yani diyeceğim o ki filmi tanıtmak değil niyetim ve bilhassa sanatsal takılan arkadaşlara izlemesini kesinlikle tavsiye edemem.

“Metalci” olduğumdan mütevellit filmin afişindeki Hesher yazı karakterine ve fragmanına kandım. Fragman doğrudan Metallica’nin Battteri parçası ile başlıyor. Master Of Puppets gibi gaz bir albümün açılış parçası yani boru değil. Ortalık yanıyor, uzun saçlı çılgın bir metalci kardeşimiz havuza atlıyor. Bir evin içinde donla gezip sigara tellendiriyor, bildiğin pis metalci tavırlarıyla sağa sola sarıyor. Tamam işte, bu metalci ortalığı dağıtıyordur, ben de eğlencelik bir film izleyeyim de kafam dağılsın dedim. Yani öyle bir fragman yapmışlar ki sanki filmde aksiyon üstüne aksiyon varmış gibi ama gel gör ki bütün aksiyon sahneleri fragmandakilerden ibaret çıktı. Film bildiğin drammış yahu. Fakat öyle derin bir dram da değil hani; zaten böyle ortalıkta gezinen bir metalcinin olduğu film ne kadar dram olabilir ki? (:

Meşhur Fragman;



Yine de metalci karakterin olduğu böylesi bir filmi izlediğim için pişman değilim. Ne acayip insanlarız aslında biz metalciler. Kendi adıma, hayatım boyunca ne bir ideoloji, ne bir din, ne ırkçılık felan filan hiçbir şeyi benimseyemedim, hiçbir şey tutmadı üzerimde. Fakat kendimi “Metalci” olarak nitelendirmekle kıvanç bile duyduğumu söyleyebilirim. Ben pis bir metalciyim ve Hesher filmini de içerisinde metalci karakteri olduğu için izledim. Bundan dolayı mutluyum. Yine olsa yine izlerim; çünkü orada benden birisi, bir metalci var. Film hiçbir şey anlatmıyor bile olsa, sırf eskiden popoma kadar uzun olan saçlarımı anımsamak için yine izlerim. Saçlarıma özlem duyarım ama izlerim.

Film dram çıktı ve öyle içinde Metallica parçaları filan da yokmuş hani. Sadece 1-2 sahnede, çok az bir kesimde var. Bir karede Motörhead çaldı onu da kaçırmadım. Ama müzik ile uzaktan yakından alakası olmayan bir film. Ekşisözlük’te birisi Hesher karakterinin yaratılırken Metallica’nın hayatını kaybetmiş olan efsane basçısı Cliff Burton’dan esinlenildiğini yazmış ama nereden böyle bir bilgiyi edinmiş onu söylememiş. Filmin bir karesinde Hesher evin garajında Orion’u çaldı. Orion Cliff’in yazdığı bir bass solo. Bu yüzden belki alakası vardır gerçekten ama Hesher karakteri çok kof bir karakter olmuş. Madem Cliff’i anlatacaksınız biraz daha kapsamlı, daha derin bir karakter yazsaydınız da biz de Cliff hakkında izlenim edinseydik.

Yazı uzadı mı ne. Son olarak ekşisözlük’te film hakkında yazılanları okurken denk geldiğim bir entry’yi paylaşmak istiyorum. Bu entry’ye çok güldüm ve bu arkadaşa mesaj olarak da ilettim. Şöyle demiş film hakkında;


"kimilerince de beğenilmemiş işte. her zaman takındığım o saygılı tavrı bir kenara bırakmak istiyorum zira nick'imi ya da ismimi çevremden saklamadığım için yazarken taşımak zorunda kaldığım özen beni yordu. arkadaşım! filmi beğenmemiş olabilirsin. yarısında çıkmış, yarasa sikmiş, yarasında tuz olmuş olabilirsin ama lütfen kendine sövdürmek için milyarlarca yoldan seçe seçe bunu seçme! git! ne olursan ol siktir git! "adamlar oturup da sana hayatın anlamını mı verecek?" desem hoşuna mı gider? bu kadar seviyesizce eleştirsem seni canın sıkılmaz mı? için daralmaz mı? gocunmaz mısın? gocuk giyer misin? gökhan diye bir angut vardı eskiden; kibar konuşmak için kendini kasar fakat bunu ispatlamam için bana hiç delil vermezdi. bir gün ne dedi biliyor musun? "kölge!" evet. 'kölge' dedi. gölge'ye kölge dedi. hiçbir şey gelmedi o an aklıma. sadece şu geldi: acaba gocuk'a da kocuk mu der bu mal? mal olma! başka film eleştir. 'filmi beğendin mi?' dersen; beğendim ya da beğenmedim. önemli olan bu değil. hala anlamadın mı?"

http://www.eksisozluk.com/show.asp?id=25277439

Sonra ben de mesaj attım bu entry ile ilgili kendisine;

(#25277439) ne demek istediğini anlamadığım halde yarım saattir gülüyorum :)

O da bana cevap olarak şöyle dedi;

:)) ben de yazmadan önce yarım saat gülmüştüm. ya filmi anlamamış mallar. salak salak konuşuyorlar. buna bir tepki niteliğinde entry. :))


Mesajdan çıkan sonuç; biz metalciler böyleyiz işte. Sevdim bu arkadaşı (:

7 yorum:

... dedi ki...

Çok gereksiz bir şey anlatıcam şimdi; Bu filmin afişini çok beğenmiştim. Adamın bakışı, sigara içişi filan. Ayrıntılara hiç dikkat etmeden adamı Latin bir tipe benzetmiş ve filmin de oralardan bir yerlerden olduğu kanısına varmış idim. Şimdi "meşhur fragmanı" izledim de baya bir aydınlanma yaşadım sayende. Ortalarında adamın Joseph Gordon-Levitt olduğunu idrak ettim:) uzun saç yakışmış yahu^^ Rainn Wilson'ı da çok severim onu görünce de sevindim.

Demem o ki; fragman gerçekten baya gaza getiriciymiş çok sevdim, ben de izleyeceğim:D

alter ego dedi ki...

Hee Natalie Portman da var. İyi oyuncular var filmde güzel de oynamışlar. Ama yine de kof yani bak sonra demedi deme. Ben metalci filmi diye izledim, sen de Joseph Gordon-Levitt oynuyo diye izleyebilirsin fakat ben mesuliyet kabul etmem bak.
Film gaz filan değil tüm gaz sahneler fragmandakilerden ibaret. Bi çakallık var yani bu işte.

negatif dedi ki...

bir blogda filmle ilgili bir şeyler okuduktan sonra ben bu filmi izlerim dedim. kara kaşına kara gözüne kandım. oturdum açtım filmi, 15 dakika sonra önyargı zırhlarımı giyindim ve dedim ki yok arkadaş ben bu filmi daha sonra izleyeyim, şu anki ruh halim baya bildiğin emo hali galiba falan dedim. öyle sert metal falan sarmazdı yani. benim yerimde sen olsan sen de izleyemezdin. daha sonra birkaç başarısız girişimde daha bulundum. natalinin hatrına izleyeyim dedim ama olmadı. şimdi ortada bir metalci ve bir dram var. işler biraz karışık, mutlaka izlemeliyim desem de izleyemiyorum. en sonunda da dedim ki ben bu filmi izlemeyeceğim. gittim metallica dinledim. astronomy'den başladım fade to blackten devam ettim. mis gibi :) anıları falan canlandırınca zaten insan demeden edemiyor: bende o filmde olabileceklerden daha fazlası var ve film aşağılarda kalıyor biraz. çok mu ayıp ediyorum bilmiyorum ama bizde de biraz metal biraz da dram mevcut.

filmi izleyebildiğin için tebrik ederim. saygı duyulacak bir eylem bu.

ekşisözlük yazarı arkadaş çok ağır konuşmuş. o yüzden "yarısında çıktım" diyemedim de lafı bu kadar uzattım. umarım bozulmaz böyle dolanbaçlı yollardan yarısında çıktım demeye çalışmalarıma.

sevgilerimlen.

(bu arada hevi medalin son neferlerinden birisin, gözümden kaçmadı. çok metalci seni.)

:)

alter ego dedi ki...

Eyücübilleh hevyi medalciyim. Son neferlerinden birisi miyim, birisi miyiz bu konuda çekincelerim var. Heyy mirim, whats going on here? Sen az medalci mi oldun?
Yav bi bırak ya, ya bi ilerleyin artık ya, avrupa birliğine gircez kardeşim ya, otobüs kırılacak bak!

not: bu blogu yazarken metalcilik filan tamam da, asıl olarak şu yukarıdaki enty'yi paylaşmak için yazdığımı söylesem şimdi bana kızar mısınız? hala okudukça gülüyorum da :)

negatif dedi ki...

on senedir o otobüs bir kırılmadı gitti. avrupa birliğine girersek kırılır gibi geliyor bana :)

burası senin, istediğini yazarsın. ben sadece kafa sallayabilirim :)

sen de salla:
http://www.youtube.com/watch?v=muiNqF_XJJc

alter ego dedi ki...

Otobüs kırılmadığı gibi artık yasak da kalktı gitti. Şimdi unutuldu bile. Yasaklar kalkıyor filan da avrupa birliğine girdiğimiz yok. O dayıyı avrupa birliğine sokmamız lazımdı. O otobüste o gün insanlar seferber olup o dayıyı avrupa birliğine sokmalıydı. O bir ayağını atsaydı eğer devamı gelecekti bak. Avrupa birliği bakanlığıymış filan yok arkadaş hikaye bunlar. Bu işin kiliti o dayıydı.

Tamam tamam. As i am'i paylaşarak metalci ruhun ölmediğini ispatladın :)

nomen dedi ki...

Sizin de ifade ettiğiniz gibi, filmde genel olarak bir "derinlik" sorunu vardı. Kendisine ilişkin beklentilerin hayli yüksek olduğu iddialı bir "anti-kahraman" için çok da derinlikli sayılmayacak bir dil tutturulmuş. Yine de ara ara absürd ögeler çok başarılı kullanılmış; bunu da inkar etmemek lazım.

İzlediğime ben de pişman değilim. Ama beklentilerimi karşıladığını söyleyemem. Siz de bu ummak/bulmak dengesini çok yerinde saptamalarla belirtmişsiniz.

Ellerinize, yüreğinize sağlık.